Yoga nedir, ne değildir’den çok bir davet yazısı bu. Genelde bir blog değil, hem Astroloji hem de Yoga konusundaki bilgilerimi aktardığım kısmen profesyonel bir alan olarak kullandığım web sayfamda bugün kuralları bozuyorum. Bir blog gibi, konuşur bir dil kullanacağım.
Yoga için bir sürü söylem var. Seven var sevmeyen var. Denemeden sevmeyen, deneyip sevmeyen var. Bir inanç sistemi olduğunu düşünen var. Anlamsız bulan, hareketsiz bulan, saçma bulan var. Hepsine eyvallah. Doğaldır. Yoga ile tanıştığım ilk günü hatırlıyorum da… Kabustu. Saçma bulunan bir aksiyondan, rekabete dönüşen bir macera. İçindeki derinliği anlamam falan çok uzun zaman sonra oldu. Başlarda sadece “o yapıyorsa ben de yapabilirim” egosunu tatmin ettiğim bir yer, ben onu küçük görürken bana koca koca bakan bir deneyimden ibaretti.
Her insan farklıdır. Her farklı insan da her gün farklıdır. İçimizde bir sürü biz taşırız ve bu bizler de büyür, olgunlaşır, sevinir, üzülür, heyecanlanır ve değişirler. Yoga da biz gibi, farklı farklı haller alır içine. Her derste, her hoca, her hareket ile değişir. Bazen derin farkındalıklara, bazen anlamsız hüzünlere, bazen komik gelen insanlarda bolca kıkırdamaya, bazen yoğun duygulara…
En son ne zaman kendini tutamayıp güldün veya ne zaman özgürce hüzünlendin?
Ne zaman kendinle alakalı bir farkındalığın oldu?
En son ne zaman 5-10 dakika hareketsizce dönüp içine baktın?
Hiç birinin garantisini vermiyorum ama kapıyı açtım, merak eden, misafir olmak isteyen herkesi bekliyorum!
Kalabalık olur mu bilmem…Minicik atölyeyi sevginizle doldurur, dip dibe mi yoga yaparız, sadece 1-2 kişi öylesine mi gelir bilmem. Ama olur ya bir ışık yakarım da kalabalık olursa diye aşağıda atölyenin numaraları var. Derse kayıt olursanız yeriniz garanti olur.