Kova Burcunda Dolunay – 24 Temmuz 2021

Kova Burcunda Dolunay 2021

• Dolunay haritasının yükseleni Yengeç Burcu
• Yükselen Yöneticisi Ay olması Dolunay haritasını baskınlaştırıyor.
• Kova Burcundaki Ay 7. evde. Yönetici Satürn’e yaklaşık, diğer yönetici Uranüs’e kare konumda
• Güneş Aslan Burcunda 1. evde, Plüton karşıtlığını sürdürüyor.
• Venüs Jüpiter karşıt konumda

Dolunay fazı; Güneş ve Ay’ın karşı karşıya kaldığı fazdır. Bu sebeple Ay gökyüzünde tabak gibi ap-aydınlıktır. Bu 28 günlük bir tamamlanma sürecinin son noktasıdır. Ay’ı kocaman bir bardak gibi düşünürsek; bardak dolmuş, tamamlanmış, artık yeni bir süreç için, işe yaramayanların boşaltılması, bardağın belki tamamen belki yarı yarıya dökülmesi gerekmektedir.

İşin seyirlik kısmı kadar manevi ve fiziksel kısmı da benzer şekildedir. Dolunay’ların bazı konuların patlama noktası, bardağın boşaltılma noktasıdır. Bu sebeple çoğu kuluçka hastalık Dolunay zamanında patlak verir mesela… Bu sebeple Dolunay ve çevresindeki bir-iki gün hastane acilleri hep daha doludur mesela… Artık savaş son noktaya gelmiş, mikrobun ortadan kaldırması gerekmektedir. Yine duygusal anlamda taşmalar yaşadığımız, ” yeter” dediğimiz, gergin hissettiğimiz zamanlar, Dolunay zamanlarıdır.

Girizgah bitti. Bu girizgah gerekliydi. Neden? Çünkü Kova Burcunda Dolunay’dan bu yıl 22 Ağustos’ta bir tane daha var. Aynı temada iki dolunay varsa, bırakılması gerekenler konusunda altı çizilenler önemlidir.

Başrol ile başlamak gerekirse; Kova burcundaki Ay’ın duygusal ihtiyacı; “YOKTUR!”. Çünkü ortada duygu yoktur. Kova burcu, burçlar kuşağının dâhisi olarak geçer. Doğum sırasında haritada gölge bir etki olmadığı sürece çok zeki insanlardır. Ortada yüksek bir bilinç vardır. Sadece var olan olaylar değil, ileri olasılıkları hesaplayabilme özellikleri vardır. Bu seviyede zekada, pek duygu kalmaz. Ay dediğimiz şey ise baştan aşağı duygudur. Duygu olması gereken yerde akıl, zeka zararlı bir durumdur. Duygu olması gereken yerde duygu yoktur. Var olan sevgi- duygu bireysel değil, evrenseldir.

Güneş Aslan ise Kova’nın tam tersidir. Eğer Kova kafa, akıl, zeka ise; Aslan kalptir, aşktır, dürtüdür, duygudur. Kova’nın aklı olmadığı noktadaki Aslan’ın kalbi; pervasız ve amaçsız, Aslan’ın kalbi olmadan Kova’nın aklı ise tehlikelidir. Bu açıklama bence tek başına bile Kova Burcunda Dolunay’ın özetidir. 

Özetidir ama yetersiz bir özetidir. Neden?

Çünkü evrensel seven, akılla seven bir arkadaş, haritanın 7. evinde. Yani “BiZ” dediğimiz bir yerinde. İki kişiden bir olduğumuz deneyimlerin olduğu yerde. Güneş Aslan ise, “Ben, Ben ,Ben” dediğimiz yerde. E ne oldu, herkesi sevecektik hani?

Kova Burcunda Dolunay hangi enerjileri taşıyor?

Dolunay 1-7. ev hattında. Zaten Kova- Aslan aksı paradoks bir akstır. Çok farklı görünseler de sıklıkla birbirlerinin gölgesinde boğulurlar. Bir Kova tüm dünya için kendini paralar da kendi evladına soğuk gözükür mesela. Bir Aslan, tüm dünyanın alkışını almak için çabalar da, kendi kendine kalınca kendine bir övgüyü çok görür mesela. 1-7 aksı da paradoks bir akstır. “Ben” olmadan “biz” olunmaz ama “biz” olmayı öğrenemeyen de “ben”de kalır.

Kafanız karışmasın. Aslında olay temel ihtiyaçların kesişmesi iken “biz” oluruz. Kesişen ihtiyaçlar çatışmaya başlayınca da yeniden “ben”. 🙂 Paradoks budur.

Yaktın yineee beyinleri Yaseeee 🙂

Pes etmek yok, devam. Anlayacağız konuyu.

24 Temmuz 2021 Kova Burcunda Dolunay haritasında, sembolik olarak, bu karşıtlıkları temsil eden gezegenler çok ön planda. Dolunay, Satürn ve Plüton arasında kalıyor. Kavuşmasalar da bir etkileşimleri var.

Freud’a göre psişemizin 3 unsuru vardır: İD (İçgüdü), Süper Ego (Ahlak) ve Ego (Gerçeklik).  

Kimlik-id, üreme ve saldırgan dürtüleri ve gizli anıları içeren zihnin ilkel ve içgüdüsel kısmıdır, Süper-Ego ahlaki vicdandır ve ego, ID’nin arzuları ile Süper-Ego arasında aracılık eden gerçekçi kısımdır.

Astrolojide Plüton’un bu dış kimlik, Satürn’ün Süper Ego olduğunu söyleyebiliriz. Güneş ve Ay bizim Egomuzdur. Güneş kim olduğumuz, Ay ise kendi temel içgüdümüzü verir. Egomuz, türün içgüdüsel hayatta kalma dürtüsü (ID/Plüton) ile kendini gerçekleştirme ve kendimizin mümkün olan en iyi versiyonu olma (Satürn) ihtiyacı arasındaki bir arayüzdür. Ego aracıdır, arayüzdür, aynı zamanda ikisi arasındaki etkileşimin sonucudur. Bizler (Güneşimiz ve Ayımız), ID ve Süper Ego’nun çatışan ihtiyaçlarının sonucuyuz.

Yaşadığımız dünya kimliğimizi şekillendirir.

Biz, biz olduğumuz için, ihtiyaçları ve toplumun tarihsel bağlamını yansıtıyoruz. Psişemiz içsel olsa bile, bu arabuluculuk süreci içsel değildir, çünkü ID ve Süper Ego toplum tarafından şekillendirilir. Diğer insanlara güveniriz, daha spesifik olarak, çevremizdeki insanlardan gelen geri bildirimlere güveniriz. Yaşam şartlarına tepki veriririz. Sürdürüleni sürdürürüz veya karşı çıkarız.

Yani diyorum ki; 1-7 aksında gerçekleşen bir Dolunay, üstelik toplumsal kimlik ve bizim en iyi olma ihtiyacımız arasına sıkışmış, pek tabii küresel veya toplumsal veya evrensel bir duruma uyumlanma sürecinin sonuçlarını işaret edecektir. Sadece salgının sonuçları olarak değil, yeni bir düzene geçmeden önceki tepkilerimizin sonucunu. Örneğin belki aşı olanlar vs. olmayanlar gibi. Tamamen, kafa açma örneği bu. Siz konuyu daha bireysele alın. Örneğin evlisiniz. Yıllardır türün baskısı sonucu çoluğa çocuğa karıştınız, süper-ego ile iyi bir evlat, eş, anne, gelin olmaya çalıştınız, ama şimdi kendi egonuza sıkıştınız. Orada kalmak istiyor musunuz?

Ego, şahlanmış bir at üzerindeki şövalye gibidir, der Freud. Doğru da der. Çünkü sonunda nihai kararı verecek olan bizim Egomuzdur.

Uyumlanmak veya uyumlanmamak, işte bütün mesele bu! Bunu da ben söyledim, Yorman. 🙂

Kova burcu için marjinal falan derler. Uranüs saolsun, elektrik enerjisini enjekte etmiştir Kovaya. Ancak Kova en az Uranüs kadar Satürn’dür. Yani kendi ahlakı kendi içindedir. Dışarıda saçı maviye boyar, parti parti gezer ama babası eve 12’de çağırdı ise mavi saçları ile 12’de evde olur. Kova burcu toplum temel tutumu veya evrensel geri bildirimidir. Toplumdan gelen bu geri bildirim, kişiliğimizi topluma “uyum sağlamak” ve dahil olmak için ayarlamamıza yardımcı olur. İşte şimdi o yüzden bütün mesele bu. Kendi egomuzla, bu “biz” olma çabasındaki tüm dış etkenler arasında kalacağız. Üstelik de bu yıl bu soru iki kere gelecek.

Ne demiştim yukarıda; “Kova Burcunda Dolunay’dan bu yıl 22 Ağustos’ta bir tane daha var. Aynı temada iki dolunay varsa, bırakılması gerekenler konusunda altı çizilenler önemlidir.” Neyin altını çiziyoruz? Egooooooooooo!

Canım Egomuz! Kıymetli şövalye.

Dolunayın Burçlara Etkileri

Zorluyorum biliyorum dostlarım. Anlaşılması zor oluyorum ama aslında gerçek kısmın anlaşılması için. Beni de okuyan böyle okuyor, seviyor.

Egomuz, canımız Egomuz çok kıymetli. İşte bu ahval ve şerait içinde dahi, gerçekten artık ihtiyacımız olmayanlar ve bizi mutlu etmeyenleri, Id ve Süper-Ego’ya göre veya belki onlara rağmen ayıklayıp bırakmalıyız. 

Çok bireyselde, çok evlilik penceresine sıkıştırırsak;

Özellikle 2020 ile bastıran, “bu adamla/ bu kadınla daha ne kadar devam edebilirim?” duygusunun taşma noktası burası. Şimdi elimizde cillop gibi Kova aklı ile, üstelik de insani bir boyuttan sadece kendini kayırmadan, kendimize bakma şansımız var. Neden onu istediğimizi veya istemediğimizi, neyin bizim kendi öz değerlerimize, ama bencilce değil, sencilce değil, gerçek insani değerlerimize zarar verdiğini görme şansımız var!

Ortalama 10 yıldır, aşk için, ortaklık için, ikiden bir olma için verdiğimiz tüm mücadelelerin çıktısı, özet datası, e tabii ki tortusu, ağırlığı var.

Bakmak lazım. Yazmak lazım. Üşenmeden, artısına eksisine. Kalbe de akla da sormak lazım. Yar kadar can’ı da düşünmek lazım. Can’ı düşünürken de Kova gibi davranmak, kendimize bile evrensel bakmak lazım. Yani bizimki böyle de, var mı başka türlüsü demek lazım. Belki zaten bu iş böyle.

İhtiyaçların karşılanmadığı noktada, insan insanlıktan çıkar. Karnınız günlerce aç kalırsa, yemeyeceğim dediğiniz şeyleri bile yersiniz. Günlerce üşürseniz, bulduğunuz kalın üst temiz mi diye bakmazsınız. Prensipler, doğrular, sınırlar, çizgiler, (Süper-Ego) ihtiyaçların karşılanmadığı yerde illüzyondan öteye gidemez. Sevgi (Neye ihtiyacımız var sorusunun cevabı) de en az yemek kadar barınma kadar büyük bir ihtiyaçtır. Sevdiği kadar sevilmediği yerde insan açtır, üşüyordur, uyuyamıyordur.

Sevildiğini anlamanın yolu herkese göre değişir. Kimi sözle, kimi malla mülkle, kimi dokunma ile, kimi hissetme ile anlar ama herkes bir şekilde o diğerinin kalbinin tahtında olmak ister. Tahtta hissetmeyen insanın gönyesi de, tahttan kayan poposu gibi kayar.

Başka sözüm yok Hakim Bey! 😉

Dolunayın Kova Burcuna ve Diğer Burçlara Etkisi

Bu iş sadece gönül işi değil, bizim bireyselde diğer bizlerle olan her ilişkimizi kapsar. Dolunay tam bir paradoks. Gerçek şövalyenin açığa çıkabilmesi için oluşturulmuş muhteşem bir zıtlık. At şahlanmış durumda, karar bizim…

Tek yaptığımız toplumun onayını almaksa koyun oluruz. Bu yüzden Kova/Aslan aksına sahibiz. Aslan bize kendi başımıza birey olduğumuzu, benzersiz olduğumuzu ve benzersizliğimizin önemli olduğunu hatırlatmak için var.. Benzersizliğimiz dünyayı daha iyi bir yer yapar. Hepimiz, biricik benliğimizle buraya çok özel bir nedenle geldik.

Kova, bu biricik kişisel yeteneklerimizin belirli protokolleri takip etmesi, değer yaratması, toplum açısından anlamlı olması gerektiğini hatırlatır. Aslan ise bizi iç ışığımıza adım atmaya ve kendi başımıza bir lider, bir otorite olmaya davet eder. Kova, Aslanla parlattığımız ışığın dünyanın ihtiyaç duyduğu ışık olmasını sağlar.

Warren Bennis şöyle demiş;

“Becoming a leader is synonymous with becoming yourself, it is precisely that simple and it is also that difficult”

Yani “Lider olmak, kendin olmakla eş anlamlıdır. Bu kesinlikle bu kadar basit ve bir o kadar da zor”.

Herkes okuyunca ne anlıyor bilmiyorum ama kendin olabilmek dünyanın en kolay ve en zor şeyi, olarak anlıyorum. Gerisi zaten bildiğiniz liderlik 🙂

Kendin olmak, evet dünyanın en basit şeyidir. Bildiğin sen. Aslında çok zordur, çünkü kendin olmak, dünyanın ihtiyaç duyduğu şeye uyum sağlamanın ileri geri bir sürecidir.

Kova’daki Dolunay, kim olduğumuz ve bu dünyada oynamaya çağrıldığımız rol hakkında çok basit ama derin bir gerçeği ortaya çıkaracak.

Dolunaydan en çok hangi burçlar etkilenir?

E tabi ki başrollerimiz Kova, Aslan, ve haritasında 1-5 dereceler arasında gezegenleri olanlar. Yan kadro Yengeç, Oğlak en çok etkilenecek burçlar. Bir de saz ekibi var Boğa ve Akrep.

Ancak söz konusu Kova burcu olunca, her burç etkilenecek demektir. Bu arkadaş dünyaya kolektif için gelmiştir.

Aslında bu Dolunay, kolektifte de doğru olmayan, Freud’un psişesine uymayan ilişkileri, ortaklıkları bitirmeye sebep olacaktır. Ülkeler arasındaki anlaşmalar, bir takım birlikler, büyük şirket ortaklıkları da buna dahil. Buraya itina ile Avrupa Birliği ve büyük şirket ortaklıkları ile ilgili gündemlerin söz konusu olacağı öngörümü de bırakmış olayım. Kocaman devlerin parçalanışı… Bugünden yarında değil tabi ki. Süreç.

Başka bir öngörüm de şudur, ne olursa olsun 2021 yılı küresel bir şeylerin sonu olacaktır. Toplumsal anlamda ciddi bir geçiş yılıdır. Tarih Satürn’ün Kova burcundan geçtiği 17 Aralık 2020 tarihinden başlayarak 7 Mart 2023’e kadarki süreci hep hatırlayacaktır. 2021 ise bu sürecin özel bir rayihasını taşıyacaktır. Ara arda gerçekleşecek bu iki Kova Dolunay’ı da bu rayihanın lokomotifi olacaktır.

1600 karakteri yılmadan okuyan herkesin de Öperim gözlerinden!

Paylaş