Uzun bir aradan sonra geri döndüm!
Kendimi bıraktığımdan daha farklı, daha savaşçı hissediyorum. Neden tekrar yazmaya başladım, ne değişti derseniz hayatın kaçmadığını yerinde durduğunu en büyük değişimin büyümek, tecrübelenmek olduğunu gördüm. Gümbür gümbürüm!
Yazmayı özlemişim, hayatın renkli olduğunu hatta biraz grilerinde olduğunu, o grilerin bizi biz yaptığını büyüttüğünü bir kez daha hatırladım. Kendimi hatırlatmama hazır mısınız? 🙂
Hayat bize en güzel hediye!
Ne kadar kızsak da, sitemin en büyüğünü hep ona yapsak da mecbur olduğumuz tek sebep! Hiçbir zaman kaderci olmadım, hayat görüşüm bir insanın kaderini kendi çizdiğidir ama bazı denklemlerde bizim elimizde değil. İlla ki “x ve y” olamayız. Evren yaşadığımız hayat “bizi biz” yapıyor oysa ki…
Hayatın yokuşlarında aklımda hep aynı soru “Daha ne kadar sınanacağım?”, “Ne zaman dinecek bu acı?”
Dur bakalım! Sınavı başlatan da bitiren de sensin. Bu senin sınavın öyle kolay kolay havlu atmak yok!
“Domino Taşları Gibiyiz.”
Bir bakıyorsun her şey güzel gidiyor yada sen güzel görmek istiyorsun. Tek gerçek var ama onu da görmezden geliyorsun. O noktaya dokunduğunda tüm taşların yerle bir olacağını içten içe biliyorsun. Tanıdığım dediğin kişiyi aslında sen yaratmışsın. O gümbür gümbür gözünün önünde “Ben bu değilim” diye bağırıyor ama sen kendi yarattığın kişiyi yaşatmak istiyorsun, gerçeği görmek istemiyor onunla yüzleşmek istemiyorsun.
Çünkü hazır değilsin o sınava! Erteliyorsun bilmiyorsun ki hayat sana senin bildiğin yerlerden soru soruyor, dayanabileceğin kadar yükleniyor 🙂 “Tecrübe dediğin şey hayatta yediğin kazıkların bileşkesidir.” diye bir söz vardır, çok doğru… Kızmayın o kazığı atanlara hatta daha çok sevin “bizi biz” yapan “güçlendiren” onlar. Dağıtıyorlar, cam kırıkları bırakıyorlar içinde. Günler geçmeyecek bir daha eskisi gibi olamayacağım düşüncesi hep aklının bir köşesinde. O bitmeyen kırgınlık yerini özleme, özlem yerini kızgınlığa öfkeye, öfke yerini sakinliğe bırakıyor ve sen yine kendine kalıyorsun.
Yapamam, bir daha toparlayamam dediğin tüm “Domino Taşların” geliyor aklına. Bir çırpıda tüm taşları kucağına almaya çalışıyorsun. Bakıyorsun düşen düşüyor. Yine üzülüyorsun ama unuttuğun bir şey var! O taşları sen dizdin yine sen dizeceksin, hem de daha güzel bir motifle… Çünkü yaşadığın şu anki zaman geride bıraktığından daha güzel olacak. Önce birini yerini koyuyorsun sonra diğerini. Günler geçtikçe bakacaksın ki taşlar motifini göstermeye başlayacak. Her şey birbirine bağlı bir zincirden ibaret! Dağılınca hepsi dağılıyor, düzelince hepsi yerini buluyor…
Hayata çokta sitem etmemek, bazen hayatı akışına bırakmak, iyiye güvenmek, kendini sana unutturan zamana inanmak lazım!
Galiba her şey insanın kendinden geçiyor.
Çok sevdiğim bir dostumun anısı geliyor aklıma. Baharın yeni kendini gösterdiği, güneşin yeni yeni yüzünün güldüğü bir gün iş yerlerinin önünde sandalyelerinde güneş banyosu yaparlarken, arkadaşım hafif sitemli olarak ” Gelecekle ilgili bir planım yok.” diye hayıflanıp, kaygılanırken babası cevap olarak “Yaşadığın gün bugündür. Yarına yarın bakarsın!” diyor. İşte bu! Bugünü bugün yaşa. Bugünde kal. Yarın karşına ne çıkaracak, ne olacak bilemezsin. Kendini sev, hayat için kimseye sitem etme. Bizi biz yapan tecrübelerimiz. İyi de olsa kötü de olsa bizim yolumuz. İyi ki bunları yaşadım deyip iyiyi bulmak için fırsat.
Domino taşlarını güzel güzel diziyorsun, keyfin gıcır! Yeni bir fırsat, yeni bir dizilimin var 🙂 Daha ne olsun.
Nefes alıyorsun; seni olgunlaştıran, büyüten zamana şükrediyorsun; iyi kilerini biriktiriyorsun. Resmin dışına çıktığında artık yüzleşmek istemediğin o gerçeklerle yüzleşecek cesareti gösteriyorsun. Bir bakıyorsun ki eskisinde de güçlüsün. Bu arada çakıl taşlarını da temizlemişsin, oh mis! Yeme de yanında yat 🙂
Artık yeni taşlarının sana ne getireceğini görmek için sabırsızlanıyorsun çünkü artık kendini yeniden görmeye başlamışsın, kendi gerçeğini farkındasın! Ve diyorsun ki artık yeni sınava, sınavlara hazırım. Eski sınavımdan “PEKİYİ” ile geçtim 🙂
Hayatını sev, kendini daha çok sev!
Bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle, kendinize iyi bakın öpüyorum sizi!
Domino Taşları