21 Nisan 2024 günü gece yarısı, Boğa Burcunun 21. derecesinde Jüpiter Uranüs Kavuşumu 2024 gerçekleşiyor olacak.
Jüpiter Uranüs Kavuşumu, sıradan bir gökyüzü olayı değil! 14 senede bir deneyimliyoruz. Nispeten nadir bir gökyüzü hizalanması olduğunu bilmemiz gerekiyor. Ancak bir burç özelindeki birleşmeleri ise çok daha nadir.
Boğa burcunda Jüpiter Uranüs Kavuşumu, geçtiğimiz bin yılda yalnızca beş kez gerçekleşti (1015, 1098 , 1181, 1858 ve 1941). 2107 yılına kadar Boğa burcunda Jüpiter Uranüs Kavuşumu bir daha gerçekleşmeyecek.
Geçenlerde instagram sayfamda belirmiştim; sadece Güneş’in burç değiştirmesi bile büyük enerjisel değişimler yaşatıyor. Hatta ortalama 2,5 günde bir burç değiştiren Ay bile, hayatımızda anlık duygu değişimlerine sebep olabiliyor. Böylesi döngüler, hem bireysel yaşantılarımızda hem de kolektifte büyük olayları beraberinde getirir.
Astroloji’de Jüpiter gezegeni bir genişleticidir. Başka bir söylemle büyüteçtir. Dokunduğu her temayı büyütür ve genişletir. Sıcak ve nemli tabiatı, gökyüzündeki parlaklığı, büyüklüğü ve ağır hareketi ile en yarar getiren (benefik) gezegen kabul edilir. Astronomide, gök taşlarını kendine çekmesi ve Dünya’ya ulaşmasını engellediği için ayrıca sevilir. Tek başına bile zenginlik, bolluk ve bereketi sembolize eder. Genel Dünya düzeninde, kaynakları ne ile düzenliyorsak, o konuların tamamının sorumlusudur. Aynı zamanda ortak insani davalarımızın, inançlarımızın da yöneticisidir.
Uranüs ise; kendi hikayesi gereği, “tüm sistemi yıkan” gezegendir. 1781’de keşfedilene kadar mutlak kabul edilen Ortaçağ kozmosunun yani evren modelinin sonu olmuştur. Hem gözle görülür gezegenlerin dışına çıkmıştır, hem de yuvarlana yuvarlana dönmesi sebebi ile yörüngesel olarak “eksantrik”liği ile dikkat çekmiştir. Bulunduğu süreçte bağımsızlık üzerine savaşlar mevcut olduğu, Fransız ihtilali yaşandığı için, “özgürlüğün- eşitliğin” sembolü olmuştur. Baş kaldırının, anarşizmin, devrimin, hümanizmin, kopuşların gezegenidir. Yeniye yer açabilmek adına eskiyi yıkar.
Astroloji, Hermetik yaklaşımlardan beslenir. Evrende kozmik yasalar işlemektedir. Fiziksel alem süptil alemin aynasıdır. Yukarıda ne ise, aşağıda da odur. Bireysel haritaların ötesinde Astroloji konuşmayı severim. Özellikle Hermetik olarak gezegenlere atfedilen özellikler çok hoşuma gider. Uranüs; Satürn’den sonradır. Satürn’ün “yapma-etme” dediği ve kural koyduğu, aslında ” gökyüzünde benden sonrası yok”, dediği noktada ortaya çıkan Uranüs, tüm kuralların ardında, “tüm sınırların ötesinde de bir alem ve ihtimal olduğu“nun kanıtıdır.
Jüpiter Uranüs Kavuşumu
Uranüs, hareketi de fıtratı da Jüpiter’e göre daha ağır bir gezegendir. Amiyane tabirle ağır toptur. Uranüs, Jüpiter’e kavuşmaz. Jüpiter hareket hızı sebebi ile Uranüs’e kavuşur. Dolayısı ile Jüpiter, Uranüs’e kavuşurken; Uranüs’e ait alameti farikaları büyütecektir.
Yukarıda saydığım gezegen özellikleri ile bir sürü ihtimal üretebilirsiniz. Astroloji meraklısı biri iseniz, siz de hayal gücünüzde yarattığınız ihtimalleri, sayfanın en altında bulunan yorum bölümüne yazabilirsiniz. Mutlaka ben de size cevap yazarım.
Fakat en özünde Jüpiter bir noktada, Uranüs’ün asi yapısını besleyecek, yeniye yer açmak arzusu ile eskiyi yıkacak, illa da baş kaldıracak bir şeyler buldurtacaktır. 🙂 Günah Uranüs’ün boynunadır. Fakat abartma işi Jüpiter’indir. Ateşi körükleyen de, yelleyen de aslında Jüpiter’dir.
Yani sebebi inanç, bilginin de ötesine bakmak, adalet, maneviyat olabilir, fakat sonucu geleceğe doğru itici bir güçtür. Uranüs, karanlık bir anda gökyüzünü aydınlatan şimşektir. Çatınıza düşerse korkarsınız. Belki eviniz yenilenir, belki evsiz kalırsınız. Maalesef değişim hızı, şimşekteki gibidir. Kaşla göz arasında, göz açıp kapayıncaya kadardır.
Yöntemlerinde farklılık gösterseler de, Jüpiter Venüs Kavuşumu, mevcut sınırlamaları aşma konusunda huzursuz bir arzuyu paylaşırlar. Her şeyin mümkün olduğu hissini uyandırırlar. Hepimizin içinde var olan yaratıcı potansiyeli harekete geçirirler. Uranüs bir roketse Jüpiter fırlatma rampasıdır. Güçlerini birleştirdiklerinde, hayatımızın bir bölgesinde kalkışa hazır oluruz. Kolektifte de böyle.
21 Nisan 2024 Boğa Burcunda Jüpiter Uranüs Kavuşumu
Bu iki gezegen Boğa burcunda buluştuğunda, bu geniş çaplı değişimlerin kökleri Dünya’dadır. Dünyevidir.
Uranüs Boğa, maddesel güven ve değer anlayışında değişiklik yapmak, alışılan mevcut değer sistemlerinden farklılaşmak ister. Aslında belki de madde dünyada güvene, sahip olmaya veya para kazanmaya yönelik geleneksel sistemlerden özgürleşme isteği duyar. Bugüne kadar özümsediğimiz; “paran varsa güvendesin” fikrini bir şekilde yıkmak isteyebilir.
Kavuşum anının haritasına baktığımda, Balık burcu yükselmekte. Bu sebeple harita yöneticisi konumuna Jüpiter ve Neptün oturuyor. Neptün Balık burcunda seyrinde (1. ev) ve zaten Jüpiter de kavuşumun baş rol oyuncusu. Kavuşum Ankara merkez olarak aldığım haritada 3. evde. Bu da bir üst paragrafta yazdığım Uranüs’ün yıkmayı planladığı sistemi küçük toplulukları örgütleyerek veya eğitim sistemlerinin içinde veya öğrenciler vasıtası ile yapabilir demektir. Bilgi ve haberin yayıldığı tüm kuruluşlar, komşu ülkeler ile alış veriş, kamuoyu, ülkeler Astrolojisinde hep 3. evin konusudur. Sosyal platformlarda, global bir eylem bile olabilir.
Haritada, Satürn, Mars, Neptün Balık burcunda ve birinci evde. 2. evde ise Merkür, Venüs, Şiron Koç burcunda ve yeni çiçeği burnunda Güneş Boğa var. Ay, 28 derece Başak burcunda. Tüm detaylara girmiyorum, zira çoğunuz için cıbırca oluyor.
Devam ediyorum…
İklim krizinin riskleri hiç bu kadar yüksek olmuşken ve belki de bu an, kolektifi gerekli inovasyona ve yaratıcı problem çözmeye doğru itecektir. Maalesef yöntemi kıtlık olabilir. Özellikle kuraklık.
Aynı zamanda finansal sistemlerimizi, tedarik zincirlerimizi, dünyevi kaynaklarımızı, tarımımızı ve gıda dağıtım sistemlerimizi de dönüştürebilir.
Para için değil belki ama kıtlık yüzünden birbirimize düşebiliriz.
Geçmişte Jüpiter ve Uranüs Boğa burcunda güçlerini birleştirdiğinde, İkinci Dünya Savaşı’nın dehşeti doruğa ulaşıyordu. Küresel çatışmaların yaşandığı bu dönemde kadınlar, daha önce olmadığı şekilde işgücüne akın etti ve askerlerin bıraktığı işleri devraldı. Çok manidardır ki ;II. Dünya Savaşı’nda Westinghouse Elektrik (Uranüs yönetir) şirketi için J. Howard Miller tarafından kadın işçilerin morallerini yükseltmek amacıyla hazırlanmış bir Amerikan savaş propaganda posteri, “we can do it” şimdilerde bile semboldür.
Fabrikalarda silah üretimi veya itfaiye ve ambulans şoförlüğü gibi tarihsel olarak erkek egemen olan meslekleri daha fazla kadın devraldıkça, sendikalara eşit ücreti savunmaları yönünde baskı yapıldı. Uranüs’teki şok edici savaş ayaklanması, kadınların feminizmde büyük kazanımlar elde etmesinin yolunu açtı, ancak bu tür kazanımlar kesişimsel olmaktan uzaktı. Beyaz olmayan kadınlar, İkinci Dünya Savaşı’nın çok öncesinden beri işgücünü işgal ediyordu, ancak gelir eşitsizliği, bugün olduğu gibi, ırksal sınırlar boyunca devam etti. (Uranüs, herkesin eşit olmasını ister.)
1941’den bu yana çok şey değişti ama işyerinde ve ekonomide adalet mücadelesi devam ediyor. Pandemiden bu yana teknolojinin ve uzaktan çalışmanın hızlı gelişimi, başka bir dramatik değişime zemin hazırlıyor. Enflasyon, artan yaşam maliyeti, yapay zekadaki ilerlemeler ve devam eden ekonomik eşitsizliklerin tümü daha büyük bir isyana işaret ediyor.
Open AI’nin metinden videoya dönüştürme aracı Sora’daki son gelişmelerle, tamamen yapay zeka tarafından oluşturulan filmler, videolar ve oyunlar gibi Pandora’nın olasılıklar kutusunu açmaya giderek daha da yaklaşıyoruz. Sora henüz halkın kullanımına açık olmasa da, bu teknolojinin yükselişi, biz insan yazarlığının gerçek değerini geri alırken, film, medya ve sanat endüstrilerinde daha fazla direnişi tetikleyebilir.
Para için değil belki ama kıtlık yüzünden birbirimize düşebiliriz. Veya tam tersi bu sebeple sonunda birleşebiliriz.
1941’deki Jüpiter-Uranüs kavuşumunda, Konrad Zuse dünyanın ilk bilgisayarını Almanya’da tamamladı. Z3 olarak bilinen bu tam otomatik dijital bilgisayar, II. Dünya Savaşı sırasında uçakların aerodinamiklerini geliştirmek için yaratıldı. Orijinal Z3, Müttefiklerin Berlin’i bombalaması sırasında yok edilmiş olsa da, buluş dijital çağın yolunu açtı.
Genel olarak, Jüpiter-Uranüs kavuşumları ani beklenmedik kazançlar veya zorlu koşullardan kolektif bir rahatlama getirir.
1941’deki para odaklı Boğa burcundaki kavuşum, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Büyük Buhran’ın sonuyla aynı zamana denk geldi. Ancak bu ekonomik çekişmenin sonucu hiç de sorunsuz olmadı. İkinci Dünya Savaşı’nın imalat ve seferberlik çabaları pek çok kişiyi işsizlikten kurtarmış olsa da, bu çatışmanın mekanize dehşeti (7 Aralık 1941’de Pearl Harbor’daki ABD deniz üssüne yapılan sürpriz saldırı gibi) gelecek nesilleri yaraladı.
İyi bir tarih çalışması ve uzun emeklerle neler olabileceği net bir şekilde öngörülebilir. Ancak benim bir pop Astrolog olarak böyle bir vaktim yok. Malumunuz yazıları bile yükselen Boğa bünyem yaya yaya yazıyor.
Jüpiter Uranüs Kavuşumunun Etkileri Neler Olabilir?
Öncelikle bireyselden başlamak isterim. Eğer doğum haritanızda spesifik bir dokunuş yoksa, bu kavuşumdan kolektif ölçüsünde faydalanırsınız. Ancak eğer gerçekten bir yerelere dokunuyorsa, belki kolaylıkla değil, belki, düzen değiştirerek ama ilgili evin konularında bir sıçrayış yaşayacaksınız demektir. Eskisinden daha farklı, fakat daha inovatif bir seçeneğiniz olacak demektir.
Haritanızda Boğa burcunun işgal ettiği ev, ani yeniliklerin ve cesur başlangıçların yeri olacaktır.
Yeniden başlama potansiyelinize inanın; bu, yaşamınızda daha fazla özgürlüğe doğru, küçük bir adım atmak anlamına gelse bile. Şu anda küçük bir karar gibi görünen şey, büyük dalgalara neden olabilir.
Şu anda sizin için kolektif çok bir şey ifade etmiyor olabilir. Ancak zamanı geldiğinde, sizin için anlamlı olan bir amaca bağışta bulunun veya yerel bir protestoya katılın. Eğer birlikte kolları sıvarsak bu Jüpiter-Uranüs kavuşumu daha da güçlü ve eğlenceli olacaktır. Dediğimi de zamanla anlarsınız.
Zevklerimizin de yenilenmesi gerekiyor, bu nedenle her zamanki konfor alanımızın dışındaki yerleri keşfetmek zorunda kalacağız.
Yükselen burçlara göre etkilerini instagram hesabımda yayınlayacağım ayrıca.
Kolektife gelirsek;
- Çığır açan buluşlar, özellikle ulaşım sektöründe beklerim. Elektrikli araçların daha da domine olması, hatta belki çok daha farklı bir boyuta evrilmesi gibi.
- Tren yolları ve beraberindeki tüm konular özel dikkatte
- Uçak kazaları veya uzay araçlarında bazı problemler
- Biri ekmek yoksa pasta yiyin, derse tekrar ayaklanılacağı kesin. Zaten her türlü ayaklanma ve protesto Uranüs’ün işi. Bence ekmek de kalmayacak bu arada.
- Jüpiter-Uranüs kavuşumu, astronotların tarihte ilk kez Ay yüzeyinde yürüdüğü 20 Temmuz 1969’daki Apollo Ay’a inişiyle aynı zamana denk geldi. Yani denk geldi demiyorum ben tabi ki; eş zamanlılık. Yine pek tabi ki; sınırların ötesinde “dünya” edineceğimiz yerlerin bulunması da bu kavuşuma yakışır. Burada ekmek yoksa, nerede bakılır.
- İlk internet mesajının gönderilmesi yine Terazi burcunda bir Jüpiter Uranüs kavuşumundaydı. Dolayısı ile 3. evde olan bir Boğa kavuşumunda da meta evlerimizi inşa etmemiz şaşırtıcı olmaz.
- Milyarder uzay yarışı aynı zamanda kapitalizmin ve sömürgeciliğin ana gezegenimizin ötesine yayılmasıyla ilgili daha zorlu soruları gündeme getiriyor ve muhtemelen gelecekteki bir direniş alanına işaret ediyor. Biz burada kıtlık yaşarken birileri uzayda patates ekip karnını doyuruyorsa sıkıntı olur tabi ki. 🙂
- Şimdi çok ütopik olabilir. Ancak ruhun ayrışması, ruhun ifadesi, sınırlanmamış, bedene sığmayan benliğimizle ilgili çok ciddi gelişmeler olabilir. Belki astral seyahat veya reankarnasyon ile ilgili keşifler.
- Komünizm, her bakımdan onaylanabilir mi bilmiyorum. Ancak orta sınıfın bu derece kaybolması da benzer bir yaklaşıma sebep olabilir.
- İnsan doğası gereği, hem çok iyi hem de çok kötüdür. Savaşı bir türlü bırakamadık. Mars Satürn kavuşumundan, tutulma etkisine kadar çok kombo var aynı anda gökyüzünde. Kimse toprağına sığamayabilir. Ne kadar gergin bir dünya var farkındasınız. Öngörü olarak bile sunmak istemiyorum. Mamafih bir resim de var. Geçmişten husumetli ülkeler maalesef yeniden ateşlenebilir.
- Doğal afetlerin başında deprem ve sismik olaylar için üzgünüm şart. Türkiye kavuşum haritasında astrokartografik olarak etki alanında değil. Fakat Uzak Doğu ve Pasifik Okyanusu hareketli. Rusya hareketli. Buralara yakın bölgelerde sismik hareket de beklenir, pire için yorgan yakmak da, patlama da çatlama da.
- Uranüs tüm kolektife hitap etmesine, tüm kolektifin haklarını gözetmesine rağmen yalnızdır. Hele bu iş dünyadaysa, belli ki yapayalnızız artık bir şekilde.
Bir kupon yapmaya çok çalıştım Pandemi’yi nokta atışı vurduğum gibi. Ama Uranüs bu, en beklenmeyen neyse onu verecektir. Tabiatı gereği “asla ötesi yok” dediğimiz bir şeye ” al işte var” diyecektir. Bana daha çok dünyadan, dünyevilikten gidiyoruz, sınırların ötesine çıkıyoruz gibi geldi. Kim bilir nasıl… Ve malumunuz kalın fontları boşuna kalın yapmıyorum.
Neredeyse 2000 karakter yazmışım. Hala buradaysan gözünden öperim tabi ki!
Beğendiysen ve paylaşırsan da kalbimden kalbine selam olsun!
Bir sonraki hayatta görüşmek üzere!
*Tüm astroloji gündemine dair son olayları okumak için hemen tıklayın!
merhaba güzel yazı 12. evimde olacak rüyamda duvardan geçebildiğimi gördüm ışınlanırken uyandım😄 umarım bununla kalmaz hayatıma yansıyacak olmazları olduracak ( iyi) bir kavuşum olur. Sevgiler
🙂 Bayıldım!