20 Mart 2024 TR saati ile 20:16′ da Merkür Şiron Kavuşumu 2024 gerçekleşiyor. (Şiron, Kiron, Chiron, Kheiron hepsi aynı kapıdır.)
Şiron, Astroloji’de çok popüler bir isimle tanınır; “Yaralı Şifacı”. Bu tanım, aslında Jung tarafından, kendisini iyileştiremediği için terapist olmuş insanlara atfedilen bir tanımdır.
Merkür Şiron Kavuşumu 2024, yaralarımıza yakından bakmak ve onların altına gömdüğümüz gizli hazinelerimizi keşfetmek için bir fırsattır. Merkür Şiron Kavuşumu, yaraların derinliklerine inmek, kendi kendini sabote eden kalıpları belirlemek ve kendimize dair anlayışımızı yeniden şekillendirmek için kapılar açan bir rüzgardır.
Ne zaman haritanızın bir yerinden Şiron geçer, beklenmedik bir yerde, o konuya uygun bir yaranızın altından bir hazine çıkar.
Şiron sadece yaralarına bakıp onları anlamaya çalışan bir Astroid değildir. Böyle bakarsak bir ömür Şironla geçer. Yunan mitolojisine göre Şiron bir Sentor (yarı at- yarı insan) türüdür ve bu türde ölümsüz olan tek kişidir. En bilge şifacılardan bir tanesidir. Asklepios’tan hekimliğin tüm sırlarını öğrenir.
Şiron yarı insan, yarı at olarak doğdu. Görünüşünden tiksinen annesi, doğduğunda onu terk etti. Reddedilme yarasıydı, yani ilk yarası. Doğum haritalarımızda da Şiron’un bulunduğu alan böyledir. Bizim ilk reddedildiğimiz yerdir. Kendi kendimizi reddettiğimiz yerdir belki de. Şiron’u aşk evinde bulunan bir harita sahibinin, ilk reddedilmeyi sevdiği adamdan görmesi tesadüf olmayacaktır. Ve tabi ki yine kendisini karşı cins tarafından sevilmeye layık bulmayacak olması da. Bu, sedece bir örnek, hemen doğum haritanızı çıkarıp Şiron’u arayıp bir yafta kondurursanız Astroloji’ye giriş 101’de kalırsınız.
Şiron’un yarasının olduğu yer sadece başlangıç koşuludur. Sonrası o yaranın altındaki mucizevi yeteneğimizi bulmak ve bunu hayatımızda bir katalizör olarak kullanmaktır. Şiron yarasını bulup iyileştirmek, kurtulmak bir amaç değildir. Yukarıdaki örnekten “aman be, ben de kimseyi beğenmiyorum. Hadi bakalım.” aşamasıdır bu. Asıl olması gereken o ilk reddedilmeden, reddedilemeyecek bir hatuna dönüşmektir. Şiron’un bulunduğu alan işte bu potansiyeli yakaladığımız alandır.
Merkür Şiron Kavuşumu 2024
Merkür Şiron ile kavuştuğunda başımıza gelecek olan şey şudur. Eski yaralarımızı ve acılarımızı tetikleyecek olan sözler, düşünceler ve anılardır.
Merkür Şiron Kavuşumu 2024 ‘ün kesinleştiği 20 Mart günü ve neredeyse Mayıs ayının ikinci haftasına kadar, sık sık birinin/ birilerinin bize söylediği bazı incitici şeyleri hatırlayacağız. Bize zorbalık yapan ebeveynler veya kardeşler, özgüvenimizi zayıflatan öğretmenler, bizi tuhaf veya yetersiz hissettiren meslektaşlarımız veya arkadaşlarımız, kendimizi sevilemez hissettiren eski sevgililer, bizim kendimize nicece söylediğimiz yetersizlik sözleri…Şişmanım, çirkinim, yetersizim, aptalım, kısmetsizim, şanssızım, başarısızım, para kazanma gücüm yok, kimse benimle arkadaş olmak istemiyor… Ve nicesi.
Merkür’ün Şiron’un yanına yanaştığından yapmak istediği şey, bizim mırıltılar halinde içimizde tutup, sessizce kendimizi yaraladığımız konuları, sese çevirip anlaşılır hale getirmektir. Merkür Şiron ile kavuştuğunda, Şiron’un kendi içimizdeki yetersizlik ve reddedilme yarasını, yaşadığımız olaylar ile fark ederiz ve nihayetinde kabul ederiz.
Merkür Şiron Kavuşum Metodolojisi
Diyelim ki çocukken kekemeydiniz. Geçti. Ancak bugün meslektaşınız size konuşmanızla ilgili bir şaka yaptı. Sözde laf çaktı. Doğal olarak konuşamıyor olmanızla ilgili bir takım incitici hikayeleriniz birden ortaya çıktı. Çocukluktaki dalga geçmeler. İsteyip söyleyemediğiniz onca cümle, dert. Kalemle ağızda yapılan binlerce egzersiz…
Bu incitici anılar yeniden su yüzüne çıktığında ne yapıyoruz? Ne olacak bugün? Çoğu zaman aşağıdaki iki yaklaşımdan birini kullanırız:
1) Kaçmak!
En sevdiklerimizdendir. Bunları düşünmek yerine bir kadeh rakı koymayı tercih ederiz mesela. Bazılarımız kaçmak için, Yoga veya Meditasyon veya aşırı hit antreman gibi sağlıklı ama bu durumda sağlıksız seçenekleri de kullanırız. Özetle, yaralar itina ile uyuşturulur ve görmezden gelinir.
2 ) Kendi kendini kandırmak!
Arkadaşımdan sonra bir laf da ben çakayım kendime. Nasıl olsa ben bu durumu çoktan aştım.
İçeride kendime “Kekelesem fark etmez, başka birçok özelliğim var, kimse mükemmel değildir” şeklinde olumlamalar da yaparım geçti gitti.
Doğrusu, o şaka sizi hâlâ rahatsız ediyorsa, muhtemelen orada ilgilenmenizi gerektiren bir şey vardır.
Hala oradaysa, hayatınızı zaten derinden etkilemiş demektir. Burada bakmanız gereken, o engelin üstesinden gelme çabalarınızın sonucudur. Çünkü aslında Merkür’ün işaret etmek istediği sebep değil, sonuçtur. Merakı yaranıza değil, kabuğunuzadır.
Engelin üstesinden gelme çabalarınızda, bununla başa çıkmanın alternatif yollarını buldunuz ve başka türlü geliştiremeyeceğiniz bazı beceriler geliştirdiniz.
Belki de kekemeliğiniz hakkındaki farkındalığınız, söylediklerinize daha fazla dikkat etmenizi sağladı ve sonuç olarak, iletişiminiz bir çok insandan artık daha net ve anlaşılır oldu.
Araştırmalar, kekeme insanların yaptıkları hataların (sadece konuşmada değil) daha fazla farkında olduklarını ve hatalarını düzeltmeye daha istekli olduklarını göstermiştir. Bu onları mükemmeliyetçi yapar, bu da özellikle hatasız operasyonlar gerektiren mesleklerde büyük bir beceridir. Örn. tıp veya mühendislik.
Bazen yara ile armağan arasındaki bağlantı oldukça açıktır: kekeleyen çocuk, sonunda bir şarkıcı veya iletişim uzmanı olur.
Bazen çok çok daha zor belli olur bağlantı. Kekeleyen çocuk, disiplini ve detaylara gösterdiği özen sayesinde harika bir uzay mühendisi olur gibi.
Neden Yazdın Bu Yazıyı Yase?
Yazdım, çünkü yarın ya da bugün, ya da önümüzdeki günlerde, yazıyı ne zaman okuyorsan, Merkür Şiron Kavuşumu 2024 süresince bu reddedildiğin veya reddettiğin yara ile yüzleşeceksin.
Yaranın içindeki hediye ilk bakışta çok açık olmayabilir, ancak bu kavuşum, yara ile armağan arasındaki ilişkinin farkına varmak için en iyi fırsatlardan biridir.
Bir Şiron geçişimiz olduğunda, yarayı iyileştirmek sadece ağrıdan kurtulmak anlamına gelmez, aynı zamanda arkasındaki daha derin anlamı bulana kadar yarayı kazmak anlamına gelir.
Kendinizle ilgili sizi hala rahatsız eden bir şey varsa, muhtemelen orada size özel bir hediye/yetenek vardır. Henüz gerçekleşmemiş bir potansiyel. Bu yara, çok daha büyük bir şeyin anahtarıdır. Belki yaşam amacındır.
O yara, arkasındaki hediyeyi fark edene kadar seni rahatsız etmeye devam edecek. Bu sebeple bu kavuşum çok güzel bir fırsattır.
Merkür iletişimimizi yönetir – yalnızca diğer insanlarla değil, aynı zamanda kendimizle olan iletişimimizi de yönetir.
Kafanızın içindeki o ses, Merkür’ünüzün sizinle sohbetidir. Size bir şey söylemeye çalışan Merkür, daha derin bir seviyede anlaşılması gereken bir şeye dikkatinizi çekmeye çalışıyor bu sefer.
Merkür netlik getirir. Acı veren şeylerin farkına varmak ve yaranın içindeki hediyeyi, size özel yeteneği bulma zamanı!
Bir kaç gün, yaşadıklarınıza, duyduklarınıza, hatırladıklarınıza, rüyalarınıza, bir de bu gözle bakın.
Merkür Şiron Kavuşumu 2024 Neden Önemli?
Koç burcunda Merkür Şiron Kavuşumu 2024, hali hazırda bir Merkür Şiron Kavuşumu değil. Çünkü hem Merkür’ün Koç burcunda gerileyecek olması ve tekrar kavuşumu yapacak olması, yani alışılandan uzun süren bir kavuşum olacak, hem de Kuzey Ay Düğümü de uzunca bir süre bu ikiliye eşlik edecek. Dolayısı ile bu süreçte iyileştirdiğiniz her şey geleceğinizi de belirleyecek. Aslında bir çeşit kendinizi iyileştirerek yaratım süreci diyebiliriz.
20 Mart 2024’teki Merkür Şiron Kavuşumu, 3’lü serideki ilk kavuşumdur. Diğer kavuşumlar 15 Nisan 2024’te Merkür Retro iken ve 3’üncü kavuşum 7 Mayıs 2024’te gerçekleşecek.
25 Mart’ta Terazi Burcunda bir Ay Tutulması deneyimleyeceğiz. Bu kıymetli Tutulmada da, Merkür Şiron Kavuşumu tam tutulma karşısında duracak. Yani artık anlık ihtiyaçlar, idare ettiklerimiz, görmezden geldiklerimiz de yetmeyecek. O iyileştirmediğimiz yaralar acıyacak. Tutulmadan önce bu konuyu çözerseniz, likörün üstüne vişne tanesi koymuş olursunuz.
Öperim iç sesinizden!