25 Mart Terazi Burcunda Ay Tutulması, Terazi burcunun 5. derecesinde saat 10:12’de gerçekleşiyor. Hemen öncesinde saat 10:00’da Terazi Burcunda Dolunay’ı deneyimliyor olacağız. 25 Mart Terazi Burcunda Ay Tutulması 4 saat 29 dakika sürecek. Tutulmalarda şöyle bir kural vardır. Sürdüğü her 1 saat için 1 ay gibi. Bu Tutulmanın etkileri ile epey uzun süre beraberiz demektir bu.
Terazi Burcunda Ay Tutulması, Saros 113 serisinden ve 14 Mart 2006’dan beri bu seride bir Tutulma gerçekleşmedi. 2024 yılındaki Ay ve Güneş Tutulmaları Terazi- Koç Aksında gerçekleşiyor olacak. 2024 yılı tutulma tarihlerini de aşağıya bıraktım.
2024 Yılı Tutulma Tarihleri
- 25 Mart 2024 – 5 Derece Terazi Burcunda Yarı Gölgeli Ay Tutulması
- 8 Nisan 2024 – 19 Derece Koç Burcunda Tam Güneş Tutulması
- 18 Eylül 2024 – 25 Derece Balık Burcunda Kısmi Ay Tutulması
- 2 Ekim 2024 – 10 Derece Terazi Burcunda Halkalı Güneş Tutulması
Terazi Burcunda Ay Tutulması Neden Önemlidir?
Yalnız Terazi Burcunda Ay Tutulması değil, tüm burçlarda gerçekleşen ve yılda ortalama dört kere vuku bulan tüm tutulmalar çok kıymetli, önemlidir. Tutulmalar önemlidir çünkü “karma” ile ilgilidir. Karmiktir. İnsanların hayatındaki en önemli olaylar genelde tutulmalar ve etki sürecinde olur. Sadece bireysel değil, dünyada bir çok sarsıcı olay Tutulma ve etki süresinde gerçekleşir.
Tutulmaların karmik oluşu yanlarında olan Ay düğümleri ile alakalıdır. Ancak zaten herhangi bir Dolunay veya Yeni Ay’ın Tutulma olmasını sağlayan şey bu düğümlere dokunuyor olmalarıdır. 25 Mart Terazi Burcunda Ay Tutulmasında etkin olan Terazi Burcundaki Güney Ay Düğümü. Güney Ay Düğümü Astroloji’de kişinin geçmişini sembolize eder. Çözümlenmemiş geçmiş olayları, fikirleri ve davranışları, karmada sıfırdan bu güne biriken tüm hatıraları sembolize eder. Güney Düğümü tutulmaları karmik temizliği getirir. Geçmişi tekrar ziyaret ettirir. Bitmemiş olanı bitirir.
Terazi Burcunda Dolunay, dengeleri kurmak, ahenk oluşturmak, estetik kaygılar yaratmak, barış sağlamak, verme-alma dengesini kurmak ve bir şekilde güzelleşmek, güzelleştirmek ihtiyacındadır.
Terazi burcundaki Ay refleks olarak kabullenme eğilimi gösterir. Sırf fikirsel ayrılıkların huzur bozma potansiyeli yüzünden çoğunluktan yana olmayı tercih eder. Uzlaşmayı tercih eder. Aslında özetle her türlü huzur ister.
25 Mart Terazi Burcunda Ay Tutulması Etkileri Nelerdir?
Tutulma haritasında dikkate aldıklarımın ana arterlerini ilgililer için aşağıya iliştirdim.
- Tutulmanın yükseleni İkizler burcu, dolayısı ile Merkür harita yöneticisi konumunda.
- Tutulma haritasının yöneticisi Merkür, tüm Tutulma karmikliğine eşlik ediyor ve Şiron ile kavuşum halinde ve yanlarında da KAD var. (Merkür – Şiron Kavuşumu ve etkilerine ayrıca buradan ulaşabilirsiniz.)
- Tutulma Plüton ile muhabbetli, bu etkiyi katlar.
- 5-11 aksı
Kesin bilgi yayalım; Ay Terazi huzur ister. Güney Ay Düğümü de geçmişi temizlemek ister. Ultra zip bilgi; Terazi Burcunda Ay Tutulması geçmişte refleks olarak da olsa kabullenme eğilimi gösterdiği tüm huzurunu bozan konuları temizlemek ister. Kesip atma enerjisi gelir. Neden ? Çünkü Güney Ay Düğümü Terazi iken Kuzey Ay Düğümü Koç’tur ve Terazi’nin aksine Koç’un şakası da acıması da yoktur.
Çıktım zipten.
Terazi ilişki ile ilgili dinamikleri tanımlamaktan sorumlu bir burçtur. Dolayısı ile diplomasi ile de ilintilidir. Bu tutulma bizi geçmişteki ilişkilerimizi didiklemeye götürür. Her ne kadar Koç’un potası hızlıca vazgeçmek olsa da hem Terazi’nin gönlü buna razı olmayacaktır, hem de Tutulma’ya eşlik eden Plüton Kova, marjinal bir dönüşümle olayı en iyi versiyonuna çevirmeye çalışacaktır. Yani hem geçmiş ilişkilere küllerinden doğma potansiyeli gelir, hem de gerçekten külü bile kalmamış ve boş yere arşivde saklanını silebilme, yok edebilme gücü gelir.
Tutulmanın İlişkiler Üzerindeki Etkisi
Hayatımızda var olan insanlar, neden hayatımızdalar diye hiç düşündünüz mü?
Ailemiz, Astrolojik olarak karmik seçimlerimiz. Onları doğmadan seçtiğimize ve haritalarımızı da seçerek geldiğimize inanır Astroloji. Peki ya diğerleri?
Yani bu zamana kadar hayatınıza giren ve çıkan, hali hazırda olan, karşılaştığınız ve karşılaşmada bırakmadığınız herkes, neden hayatınızdalar ?
Neden Pınar, neden Burcu mesela?
Ya sevgililer, eşler? Neden Burak, neden Baran mesela?
İsimleri ben uydurdum. Sen kendi hayatındakileri koy yerine.
Neden az ya da çok, bu insanlara ihtiyacımız var? İlişkiler neden bu kadar önemli?
Türü ne olursa olsun, tüm ilişkilerde kendimizde eksik olanı veya kendimizi daha iyi anlamamıza ve kendimizin en iyi versiyonuna dönüşmemize yardımcı olabilecek kişileri çekeriz. Yol arkadaşlarımız, partnerlerimiz, arkadaşlarımız, kolayca göremeyebileceğimiz yönlerimizi bize geri yansıtan bir ayna haline gelir. Yaraları bizim yaralarımızı tetikleyen insanlara özellikle ilgi duyuyoruz, böylece bu yaralayıcı dinamikleri harekete geçirerek onları birlikte iyileştirebiliriz sanıyoruz.
Hayatımızın ilk yıllarında tanık olduğumuz ilişkileri kopyalıyoruz, örnekliyoruz. Daha sonra yetişkin ilişkilerimizdeki bu erken dinamikleri bilinçsizce yeniden yaratıyoruz ki; hoşumuza gitmeyen taraflarını düzeltelim. Hepimiz, özellikle ilişkilerde, çocuklukta deneyimlediğimiz tanıdık senaryoları ve duygusal tepkileri yeniden canlandıran belirli ilişkisel dinamikler yaratarak bilinçsiz oyunlar oynarız.
Belirli bir yaraya veya psikolojik profile sahip insanları çekmemizin nedeni, tam olarak bu erken modeli, onu anlama ve sonunda iyileştirme umuduyla yeniden yaratmaktır. Kullanılamayan ebeveyn/partner dinamiğini iyileştirerek kendimizi iyileştiririz.
Genel olarak konuşursak, bize ebeveynlerimizi hatırlatan partnerler seçmenin yanlış bir yanı yoktur. Sonunda bir sonraki farkındalık ve anlayış seviyesine yükselebilmemiz için bunu yapmaya programlıyız. Ancak buradaki anahtar kelime ‘farkındalık’tır. Farkındalık yoksa sonsuz bir ilişkisel tekrarlar döngüsüne kapılırız. Yeni bir partnerimiz olduğunda işler farklı başlayabilir, sonunda daha önce defalarca deneyimlediğimiz aynı tür ilişki dinamiklerine doğru ilerleyebilir.
Bunları ben söylemiyorum; bunları insan davranışını açıklamanın bir yolu olarak işlemsel analiz teorisini yaratan psikiyatr Eric Berne söylüyor. Terazi burcu Oğuz Atay’ın en çok etkilendiği kişilerden biri desem şaşırmazsınız heralde artık.
Bu tekrarlar döngüsünün ve iyileştirmek istediğimiz yaraların Astroloji’de de bir/ birden fazla karşılığı var tahmin edersiniz.
Terazi burcunda Güney Ay Düğümlü Ay Tutulması – Öyle bir an
Ancak öyle bir an gelir ki; geçmişte yaşamanın çıkmaz bir sokak olduğunu anlarız. Her şeyin neden böyle olduğuna dair milyonlarca neden üzerinde düşünmek nafile bir egzersiz haline gelir.
İşte 25 Mart Terazi Burcunda Ay Tutulması; öyle bir an!
Bize hizmet etmeyen eski ilişki kalıplarını bırakma zamanı. Alma-verme dengesinin doğru olmadığı her şeyi, herkesi geride bırakma zamanı!
Tüm Natal ve Transit olmak üzere, tüm Astrolojik haritalarda Güney Ay Düğümü bırakılması gerekeni belirlerken, kurtuluş Kuzey Ay Düğümündedir. Sorunlar Güney Ay Düğümünde ise cevaplar mutlaka Kuzey Ay Düğümündedir.
Öyleyse şu an yol Koç’a varmaktır ( Kuzey Ay Düğümü Koç burcunda). Terazi barışı korumada ve herkesi mutlu etmede çok iyi olsa da, kendini göstermede ve kendini sevmede pek iyi değildir. Koç ise düz adamdır! Ben kıymetliyim, ben değerliyim, ben bunu istiyorum, benim canım bunu çekti. Bencilce gözükebilir, bakış açısına göre bencildir de belki ama derdi “yaşam enerjisi”dir. Nerede “canlı” , ” hayat dolu” ve “enerjik” hissediyorsa oraya doğru içgüdüsel olarak çekilir. Her canlı aslında içten içe bunu ister ama maalesef yapamaz.
Terazi “bu söylenmez çok kaba” diye düşünürken, Koç çoktan küfürü basmış olur. Uyulması gereken bazı sosyal normların olduğu doğru olsa da içgüdülerimiz ve duygularımız %100 meşrudur. Ve şu an gökyüzü bunu işaret ediyor.
Bir birey olarak bizimle ilgili her parça gerçek. İyi/kötü ayrı mesele ama biz canlıyız ve yaşıyoruz şu an, varız. Sürekli başkalarını düşünmek, huzur peşinde koşmak, sırf yaraları iyileştireceğiz diye düğüm olmuş bir şeyle uğraşmak, bize kantarının tamamen eksik tarttığı bir tartıda kalmak şimdinin deyişi ile “YETO”!
Koç Şiron- Merkür – KAD / Kendime yeni bir “BEN” lazım!
Haritada dikkate aldıklarımın en önemlilerinde belirttim; Kad- Merkür- Şiron beraber ilerliyor. Şiron önümüzdeki 5 hafta da Merkür ve Kuzey Düğümü ile kavuşumda olacak ve bize, hepimizin doğuştan sahip olduğu bir yara olan kimlik yaramızı iyileştirmemiz için eşsiz bir fırsat sunuyor. Tekrar aşağıya bırakıyorum bu yazıyı okumanızı tavsiye ederim.
Önümüzdeki haftalarda Merkür, Şiron ve Kuzey Düğümü üzerinde gerileyecek ve geçmiş hikayeleri çözmemize ve geleceğimizi yeniden yazmamıza yardımcı olacak.
Bu sefer gerçekten kırabileceğimiz bir döngü var!
O yıllardır devam eden patikayı yürümek zorunda kalmayabiliriz.
Terazi Burcunda Ay Tutulmasının amacı enerjimizi tüketen bağlantıları bırakmamıza yardımcı olmak ve hayalimizdeki partnerle en coşkulu en romantik bir şekilde birleşmemizi sağlamaktır.
Veya artık doğru dostlarla, insanlarla karşılaşmak.
Gerçekten iyi bir bağlanmaya, döngüye girmenin yolu biraz “Koç burcu” olmaktan geçiyor. Yani kendimizle bağlanmaktan.
Terazi, hayatı dengede kalsın, her şey yerli yerinde gözüksün diye o kadar çaba harcar ki; en son geldiği noktada kendine bile yabancı olur.
Şu an herkesten, her şeyden önce kendini sevme zamanıdır!
Şu an ağlıyor, acıyor, dertleniyor, öfkeleniyor olabilirsin. Çünkü senin de zaman zaman sadece almaya, sadece dürtülerinle hareket etmeye, sadece ben demeye ihtiyacın var ki ; “biz” olabilesin.
Öperim gözlerinizden!
Referans ; Nasa Eclipse Page, Eric Berne -Hayat Denen Oyun , Astrobutterfly – Games People Play